1. 990 dəfə oxunub ,   0 şərh   Çap et

Mekke’de indirilmiş olup 15 âyettir. Adını ilk âyetinde geçip “Güneş” anlamına gelen “şems” kelimesinden almıştır. Bu sûre, insanın hayra ve şerre kabiliyetli yaratılmış olduğunu bildirip iradesini iyiye kullanmaya teşvik eder, küfür yolunu seçenlerin fecî âkıbetlerine, Semûd halkını misal getirir.

1 – Güneş ve onun aydınlığı, hakkı için!

2 – Onu izlediği zaman Ay hakkı için!

3 – Dünyayı açığa çıkaran gündüz,

4 – Onu bürüyüp saran gece hakkı için!

5 – Gök ve onu bina eden,

6 – Yer ve onu yayıp döşeyen hakkı için!

7 – Her bir nefis ve onu düzenleyen, [30,30; 95,4]

8-9 – Ona hem kötülük, hem de ondan sakınma yolu ilham eden hakkı için ki:

Nefsini maddî ve manevî kirlerden arındıran, felaha erer. [90,10; 76,3]

10 – Onu günahlarla örten ise ziyana uğrar.

11 – Azgınlığı yüzünden Semûd halkı

Resullerinin bildirdiği gerçekleri yalan saydı.

12 – Bir ara onların en azılı olanları öne atıldığında, bu yalanlamaları iyice şiddetlendi.

13 – Resulleri ise kendilerine: “(Mûcize olarak verilen) Allah’ın devesini ve onun su içme sırasını gözetin, ona dokunmayın!” dedi. [7,73; 26,155]

14 – Fakat onlar o Peygamberi yalancı sayıp deveyi kestiler.

Allah da böylesi suç ve isyanları sebebiyle azap indirdi, onları yerle bir etti.

15 – Bunun sonucundan da asla endişe etmedi.

“Endişe etme” fiilinin failinde üç ihtimal vardır: a) Allah Teâla olup, yaptığının tam âdil olduğunu ifade eder. b) Salih (a.s.) onlara gelecek cezanın, kendisine dokunmasından endişe etmez. c) 12. ayetteki “en azılı kişi” , cahilliği sebebiyle, işlediği cinayeti pervasızca yaptı.



Açar sözləri

şəms surəsi

Şərh yaz